Eski aracını getir, sıfır kilometresini götür: 2024’te otomobil sahiplerine büyük fırsat!

Trafikteki 25 yaş ve üzeri araç sayısının artmasıyla birlikte, bu durum hem güvenlik hem de çevresel tehdit oluşturuyor. Ancak, 2024 yılı sonuna kadar eski araçlarını değiştirmek isteyenler için büyük bir fırsat doğdu. Yeni düzenleme, hem ekonomiye katkı sağlamayı hem de trafikteki riskleri azaltmayı hedefliyor.

2024 yılında, eski araç sahiplerini yeni araçlarla buluşturmayı amaçlayan bir kanun teklifi meclise sunuldu. Milliyetçi Hareket Partisi Kayseri Milletvekili İsmail Özdemir tarafından önerilen düzenleme, özellikle 25 yaş ve üzerindeki araçların geri dönüşüme kazandırılması için önemli bir adım olarak öne çıkıyor. Özdemir, bu araçların hurdaya ayrılması karşılığında özel tüketim vergisinin kaldırılmasını önerdi.

Trafikteki yaşlı araçların riskleri

Türkiye'de trafiğe kayıtlı araçların yaş ortalamasının 14,5 olduğu ve bu araçların yüzde 25'inin 21 yaşından büyük olduğu belirtiliyor. Bu yaşlı araçlar, hem yüksek bakım masraflarıyla hem de trafikte güvenlik riskleriyle dikkat çekiyor. Kazalara yol açan eski araçlar, hem mal kaybına hem de ciddi can kayıplarına neden olabiliyor. Ayrıca, çevreye verdikleri zarar ve ekonomik yük de bu araçların yenilenmesinin önemini ortaya koyuyor.

Geri dönüşümün ekonomik ve çevresel faydaları

Eski araçların geri dönüşüme kazandırılması, yalnızca trafikteki güvenliği artırmakla kalmayacak, aynı zamanda çevre kirliliğini de azaltacaktır. 25 yaş ve üzeri araçların hurdaya çıkarılması, daha az fosil yakıt tüketimi ve daha düşük emisyon seviyeleri anlamına geliyor. Bu düzenleme, ekonomik olarak da vatandaşlara büyük bir fırsat sunuyor; eski araçlarını hurdaya ayıranlar, sıfır kilometre araçlara uygun ödeme koşullarıyla sahip olabilecek.

Eğer siz de eski aracınızı yenilemek istiyorsanız, bu kampanya tam size göre! 2024 yılı sonunda eski aracınızı getirip, sıfır kilometre bir araçla değiştirerek, hem güvenliğinizi hem de çevreyi koruyabilirsiniz. Bu fırsat, otomobil piyasasında önemli bir dönüşüm yaratabilir ve vatandaşların daha güvenli, ekonomik ve çevre dostu araçlara sahip olmalarını sağlayabilir.