İmar hakkı aktarımı düzenlemesi: Yeni yasa ne getiriyor ne götürüyor?

İmar hakkı aktarımı düzenlemesi: Yeni yasa ne getiriyor ne götürüyor?

Türkiye'de imar planlarıyla yapılan özel düzenlemeler, şimdi yeni bir yasayla daha geniş bir çerçeveye taşınıyor.

“İmar Hakkı Aktarımı” adı verilen düzenleme, daha önce yalnızca belirli alanlarda yapılan imar transferini, genel olarak uygulanabilir hale getirdi. Bu değişiklik, kamuya ait alanların özel mülkiyete transferini içeriyor ve büyükşehirlerdeki imar planlarında önemli bir dönüm noktası olabilir.

Yeni düzenleme, özellikle kamuya ait alanların kullanımını optimize etmeyi hedefliyor. Bu sistemle birlikte, bir parseldeki emsal inşaat hakkı, yol, okul veya park gibi kamu hizmet alanlarında kalması durumunda, başka bir parsele taşınabilecek. Bu sayede, değerli arazilerin daha verimli kullanılmasını sağlamak mümkün olacak. Kamunun kendi mülkleri üzerinden gelir sağlama imkanı da doğuyor. Ancak bu avantajlar, bazı riskler ve belirsizliklerle birlikte geliyor.

Değerleme ve ekonomik denetim: suistimallere açık alanlar

Düzenlemenin bir diğer boyutu, imar hakkı aktarımının değerleme kuruluşları tarafından yapılacak değer tespitiyle gerçekleştirilmesidir. SPK lisanslı değerleme şirketlerinin belirleyeceği bedel, parselin ekonomik değerini yansıtacak. Ancak burada dikkat edilmesi gereken önemli bir nokta, bu değerlemenin doğru yapılmadığı takdirde arazi simsarlarının fırsat yaratabileceğidir. Bazı bölgelerdeki emsal transferlerinin kontrolden çıkabileceği ve yerel halkın mağdur olabileceği endişeleri gündeme geliyor.

Şehir plancıları ve siyasi riskler

Şehir plancıları, bu yeni düzenlemenin potansiyel olumsuz etkilerine dikkat çekiyor. Nüfus dengesizliği ve yanlış planlamaların uzun vadede büyük sorunlar yaratabileceği belirtiliyor. Ayrıca, kamulaştırılan alanların tekrar özel mülkiyete dönüşmesi gibi riskler de gündemde. Deva Partisi’nin Tekirdağ milletvekili Cem Avşar, bu yeni düzenlemenin eksikliklerini ve aksaklıklarını çözmek için pilot bölge uygulaması öneriyor. Bu tür uygulamaların, değerleme süreçlerinin daha şeffaf ve denetimli olmasını sağlayacağı ifade ediliyor.

Yeni düzenlemenin geleceği: denetim ve şeffaflık

Yeni yasanın uygulamaya geçmesiyle birlikte, daha fazla denetim mekanizması kurulması gerektiği vurgulanıyor. İmar hakkı transferinin etkin bir şekilde işlemesi için değerleme kuruluşlarının sıkı denetimine ihtiyaç duyuluyor. Aksi takdirde, bu sistemin suistimallere ve adaletsiz uygulamalara yol açabileceği kaygısı taşınıyor. Bu nedenle, yasayla birlikte çıkarılacak yönetmeliklerin şeffaf ve açık olması büyük önem taşıyor.

HABERE YORUM KAT

Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan kamuajans.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz