Öğrenci sayısının yüksek olduğu, göç alan bölgelerdeki okullar, öğretmenlerin sıkça karşılaştığı sorunların başında geliyor. Yoğun öğrenci trafiği ve sosyal problemlerle mücadele eden bu okullar, eğitim süreçlerini verimli şekilde yönetmekte zorlanıyor.
İlçe merkezleri ve kırsal bölgeler öğretmenlerin ilgi odağı
Buna karşın, köy ve beldelerdeki okullar öğretmenlerin gözdesi haline gelmiş durumda. Özellikle il ve ilçe merkezlerine yakın, aile yapısının güçlü olduğu, çocukların eğitimiyle yakından ilgilenen ailelerin bulunduğu bölgelerdeki eğitim kurumları daha fazla tercih ediliyor. Bu okullarda öğretmenler, daha stabil ve verimli bir çalışma ortamı bulabiliyorlar.
Şehir merkezlerindeki okullarda görevli bulmak zorlaşıyor
Büyükşehirlerdeki okullarda ise öğretmen sıkıntısı yaşanabiliyor. İstanbul gibi metropollerde, belirli okullarda dersleri tamamlamak için görevlendirme usulü ile öğretmen atanabiliyor. Ancak, bu tür okullarda görev yapmak, öğretmenler için büyük bir stres kaynağı olabiliyor. Adli vakalar ve yüksek kiralar gibi zorluklarla karşılaşan öğretmenler, uzun vadede bu okullarda çalışmak istemiyor.
İstanbul'daki kiralar ve sosyal sorunlar başarıyı olumsuz etkiliyor
Özellikle İstanbul'un bazı bölgelerinde, kiraların düşük olduğu yerlerde hizmet veren okullar, sürekli olarak sosyal problemlerle karşı karşıya kalıyor. Bu durum, öğretmenlerin moral ve motivasyonlarını olumsuz yönde etkiliyor. Okulda yaşanan olumsuzluklar, eğitim kalitesinin düşmesine neden olabiliyor ve öğretmenlerin bu tür okullarda görev yapma isteksizliklerini artırıyor.
Öğretmenlerin hangi okullarda görev yapmak istedikleri, eğitimdeki verimliliği doğrudan etkileyen bir faktör. Hem öğretmenlerin hem de öğrencilerin daha iyi bir eğitim alabilmesi için okulların koşullarının iyileştirilmesi gerektiği bir gerçek.