Fenomen öğretmenler, sosyal medya platformlarını etkin bir şekilde kullanarak, sponsorluk anlaşmaları ve reklamlarla milyonlarca lira kazanabiliyor. Ancak, öğretmenlerin sosyal medya hesaplarında paylaştıkları içerikler, özellikle öğrencilerin görüntülerini içermesi nedeniyle çeşitli yasal sorunlara yol açıyor. Bu durum, kişisel verilerin korunması ve öğretmenlik meslek kanunu gibi yasalarla çelişiyor.
Sosyal medya paylaşımları ve yasal ihlaller
Fenomen öğretmenler, sınıflarında çektikleri videoları ve fotoğrafları sosyal medya hesaplarında paylaşarak takipçi sayısını artırmakta ve bu paylaşımlardan gelir elde etmektedirler. Ancak, bu içerikler genellikle öğrenci görüntülerini de içeriyor, ki bu durum hem kişisel verilerin korunması kanunu hem de öğretmenlik meslek kanununa aykırıdır. Öğrencilerin izni olmadan yapılan bu paylaşımlar, ciddi hukuki sonuçlar doğurabilir. MEB, öğretmenlerin bu tür paylaşımlar yapmasını yasaklamış olsa da, fenomen öğretmenler bu yasakları göz ardı ederek kazanç sağlamaya devam ediyor.
Meb’in ilgili öğretmenlere karşı atacağı adımlar
MEB, fenomen öğretmenler hakkında soruşturma başlatma yetkisini, öncelikle il ve ilçe milli eğitim müdürlüklerine devretmiştir. Bu müdürlükler, söz konusu öğretmenlerin yasal ihlallerini tespit edip gerekli suç duyurularını yapmalı ve tutanak tutmalıdır. Ancak, bazı öğretmenlerin ve idari personelin bu durumu göz ardı etmesi durumunda, MEB doğrudan devreye girerek denetimleri başlatacaktır.
MEB, il ve ilçe milli eğitim müdürlüklerinin bu tür durumları tespit etmemesi halinde, denetimleri bizzat kendisi yapacaktır. Bu süreçte, öğretmenler hakkında açığa alınma, görevden men edilme gibi cezai işlemler uygulanabilir. Ancak, MEB'in bu konuda ne zaman harekete geçeceği ve söz konusu öğretmenlerin kazançlarının yasal bir zemine oturup oturamayacağı hala merak konusu.
Fenomen öğretmenlerin sosyal medya üzerinden kazanç sağlamaları, yasal düzenlemelerle uyumsuz olduğu için bu durumun daha fazla büyümesi, öğretmenlik mesleğine ve öğrenci haklarına zarar verebilir. MEB’in bu sorunu çözme noktasındaki kararlılığı, eğitim dünyasında önemli bir dönüm noktası olabilir.