Öğrenciler, her yıl olduğu gibi bu yıl da 15 Haziran’da yapılacak olan merkezi sınavda belirli soru formatlarıyla karşılaşacak. Ancak, geçtiğimiz yıllarda gündeme gelen açık uçlu soru tartışmalarına yönelik henüz net bir değişiklik yapılmadığı açıklandı.
LGS'de değişen soru formatı ve açık uçlu soru tartışmaları
Geçtiğimiz yıllarda Millî Eğitim Bakanlığı, eğitimdeki değerlendirme sisteminin daha geniş ve kapsamlı hale gelmesi amacıyla açık uçlu soruların kullanılmasını gündeme getirmişti. MEB, bu sorularla öğrencilerin bilgi birikimlerini ve düşünme becerilerini daha etkin bir şekilde ölçmeyi amaçlıyor. Ancak, 2024 LGS'de açık uçlu soruların uygulanması şu an için söz konusu değil.
Bakanlık, bu sınavda öğrencilerin hala çoktan seçmeli 4 şıklı sorularla karşılaşacaklarını duyurdu. Veliler ve öğrenciler, açık uçlu soruların sınavın bir parçası olup olmayacağını merak ederken, MEB ve ÖSYM yetkililerinin bu konuda gelecekte yapılacak çalışmalar hakkında bilgi verdiği belirtildi.
Gelecekteki değişiklikler: açık uçlu sorular mümkün mü?
MEB ve ÖSYM'nin, ortaokul ve lise seviyesindeki ortak sınavlarda açık uçlu soruların yer alması yönünde uzun süredir hazırlıklar yaptığı biliniyor. Ancak, bu tür soruların 2024 LGS’de uygulanması planlanmamış gibi görünüyor. Eğitim uzmanları, gelecekteki sınavlarda çoktan seçmeli soruların yanında açık uçlu soruların da yer alabileceği yönünde çalışmaların sürdüğünü ifade ediyor.
Millî Eğitim Bakanlığı, öğrencilerin çeşitli becerilerini ölçmek için sınav yapısında değişiklik yapmayı hedefliyor. Bu yüzden, açık uçlu soruların kullanımının gelecekteki LGS sınavlarında yer alması mümkün olabilir.
Açık uçlu soruların gelecekteki LGS sınavlarına dahil edilmesi planlandığında, öğrenciler için yeni bir hazırlık dönemi başlayacak. Eğitim uzmanları, sınav öncesi öğrencilerin çoktan seçmeli sorularla birlikte, daha kapsamlı düşünme ve problem çözme yeteneklerini geliştirecek eğitim yöntemlerine yönelmelerinin faydalı olacağını belirtiyor.
Özetle, 2024 LGS’de açık uçlu sorular yer almayacak. Ancak bu konu, önümüzdeki yıllarda eğitim sistemindeki yeniliklerle birlikte tekrar gündeme gelebilir.