Millî Eğitim Bakanlığı (MEB), son yıllarda lise öğrencilerinin devamsızlık oranlarında ciddi bir artış olduğunu gözlemledi. Özellikle lise son sınıf öğrencilerinin okula devam etmeme eğiliminde olması, eğitim kalitesini düşürmekte. Bakanlık, bu eğilimi kontrol altına alabilmek adına Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği'ndeki devamsızlık maddelerini sıkılaştırdı.
Açık lise tercihi ve kaliteli eğitimin önündeki engeller
Öğrencilerin sürekli olarak açık liseye geçiş yapma isteği, örgün eğitimdeki kaliteyi etkileyen önemli faktörlerden biri olarak öne çıkıyor. MEB, bu sorunu çözmek için yönetmeliklerde devamsızlık sınırlarını belirleyerek öğrencileri okula yönlendirmeye çalışıyor. Ancak, bu kurallar çerçevesinde öğrencilerin sınıfta kalma riski daha da artıyor.
Ortaöğretim kurumları Yönetmeliği’ne göre devamsızlık kuralları
Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği'nin 36.5.a Maddesi devamsızlık konusunda net sınırlar belirlemiş durumda. Yönetmelikte yer alan devamsızlık sınırlarına göre, özürsüz olarak 10 günü aşan veya toplamda 30 gün devamsızlık yapan öğrenciler, ders notları ne kadar yüksek olursa olsun başarısız sayılacak. Bu durum sadece lise son sınıf öğrencileri için değil, tüm lise öğrencileri için geçerli.
Öğrencilerin başarı durumları ne olursa olsun, belirtilen devamsızlık sürelerini aşmaları durumunda, o yıl başarısız sayılma ihtimalleri var. Bu da mezuniyetlerini tehlikeye sokuyor. Bakanlık tarafından şu ana kadar 36.5.a maddesiyle ilgili herhangi bir esnetme kararı alınmadı, yani öğrenciler bu kurallara tabi olmaya devam ediyor.
Veliler ve öğrenciler, devamsızlık kurallarına dikkat etmeli. MEB, bu konuda uyarılar yaparak okula devamı teşvik ediyor. Lise son sınıf öğrencilerinin, mezun olabilmek için sadece sınavlardan başarılı olmaları yeterli değil, aynı zamanda okula düzenli devam etmeleri gerekiyor.